03 Ağustos, 2006

lavanda



bebek kokusu, tertemiz çarşafların kokusu, fırından yeni çıkmış ekmeğin kokusu, yeni biçilmiş çimenlerin kokusu, sevgilinin kokusu, kahve kokusu, rutubet kokusu, çöp kokusu, ter kokusu...
hepsi ve daha niceleri için hemen zihnimde bir görüntü beliriyor, her kokunun spesifik bir anısı var bende. her koku anısıyla birlikte kendine bir yer ediniyor sanki beyinde...

dün aldığım plastik fısfıs şişedeki Rebul Lavanda kolonyasının kokusu da aldı beni bundan seneler öncesine, onu ilk kez gördüğüm ana götürdü. sabahtan beri eski evimizde, annnemlerin yatak odasındayım. boyumdan büyük, üzerinde itinayla ütülenip kolalanmış sakız gibi dantel örtüler olan şifoniyerin önündeyim ve yukarı doğru uzanıp siyah kapaklı cam kolonya şişesini almaya çalışıyorum...

(o cam şişe halen annemlerin yatak odasında duruyor, içinde limon kolonyası var ama).

4 Yorum:

Blogger HMF dedi ki...

iste rebul lavanda diyince sen, ben de hemen ilkokul yillarina sinifin icine ve siniftaki ogretmen dolabi denilen, bizler icin her daim yasak olan dolabin onune gittim..almaya hicbir zaman yeltenmedim ama ogretmenimiz surunce cook guzel kokardi..

toti yaa..sen ne kadar guzel seyler yaziyorsun..tam icimden bir teli yakaliyor kelimeler..

Ağustos 04, 2006 10:14 ÖÖ  
Blogger totipoti dedi ki...

canımm elif, asıl sen ne güzel şeyler söylüyorsun hep...
saol :)

Ağustos 04, 2006 1:24 ÖS  
Blogger b'locked dedi ki...

ah o koku şimdi benim sevgilimin saçlarında
kolonya ya sadece basitçe ?
hayır
aslaaa
haayırr
aaah ah

Aralık 21, 2006 12:15 ÖS  
Anonymous Adsız dedi ki...

BABAMIN KOKUSU

Ağustos 14, 2007 1:17 ÖS  

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa